Uzmanlar, COVID-19 aşılarının, boğazı etkileyen bir kanser tipi olan nazofarengeal kanseri tedavi etmek için kullanılan ilaçların aktifliğini azaltacağından kaygı duyuyorlardı, fakat yeni bir çalışma bunun aksisini gösteriyor: COVID-19 aşısı aslında tedaviye yardımcı oluyor.
Şu an araştırmacıların elindeki datalar sırf bir aşı çeşidi ve bir kanser çeşidi için. Nazofaringeal kanser ABD ve İngiltere üzere ülkelerde az görülürken, güneydoğu Asya ülkeleri ve güney Çin’de yaygın görülen bir hastalık. Bilim adamları, sık sık klima kullanımının ve beslenme faktörlerinin bu hastalıkta rol oynayabileceğini düşünüyor. Tayvan’da, hastalık şu anda genç erkekler ortasında önde gelen vefat nedenlerinden biri. COVID-19 aşılaması ortasındaki ile bu temasın kanserle gayrette daha âlâ metotlar geliştirmeye yardımcı olabileceği umut edilmekte.
Nazofaringeal kanser genellikle, tümör hücrelerini avlamak için vazifeli bağışıklık hücrelerinin yüzeyindeki PD-1 reseptörlerini bloke eden immünoterapi ile tedavi edilir. Bu reseptörleri bloke etmek, bağışıklık hücrelerini buyruklarını yerine getirmeleri için özgür bırakır, lakin kanser hücreleri, bedenin tümörlere karşı doğal savunma sistemlerini tesirli bir formda kapatmak için bu reseptörleri kullanır. COVID-19’a karşı aşılama, tıpkı hücre sinyal yolları aracılığıyla bedenin bağışıklık karşılığını uyardığından, ilaçlar ortasındaki benzerlikler nedeniyle COVID-19 aşılarının bu cins kanser tedavisiyle nasıl etkileşime girebileceği araştırıldı. Almanya’daki Bonn Üniversitesi’nden biyoinformatik bilimcisi Jian Li, “Aşının anti-PD-1 tedavisiyle uyumlu olmayacağından korkuluyordu” dedi. “Bu risk bilhassa SARS-CoV-2 virüsü üzere üst teneffüs yollarını etkileyen nazofarenks kanseri için geçerlidir.” diye ekledi.
23 hastanede nazofarengeal kanser tedavisi gören 1.537 hastanın kayıtları incelendi. 373 kişi, kanser tedavisine başlamadan evvel Çin’de kullanılan SinoVac COVID-19 aşısı ile aşılanmıştı. Bohn Üniversitesi’nden bir immünolog olan Christian Kurts, “Şaşırtıcı bir formda, anti-PD-1 tedavisine aşılanmamış hastalara nazaran kıymetli ölçüde daha yeterli cevap verdiler. Ayrıyeten, daha sık yaşanan önemli yan tesirleri yaşamadılar.” tabirlerini kullandı.
Şimdilik nedeni bilinmeyen durumun daha fazla araştırmaya gereksinimi olduğu belirtildi. Çin’deki Shanxi Üniversite Hastanesi’nde kanser araştırmacısı olan Qi Mei, “Aşılamanın, daha sonra tümöre saldıran belli bağışıklık hücrelerini harekete geçirdiğini varsayıyoruz. Artık bu hipotezi daha fazla araştıracağız.” dedi.
